Ali Kışlak Orman çiftliği maceraları, bölüm 1: Beklentilerin hangi dağların zirvesinde ya da hangi okyanusun diplerinde?
Et ürünlerini tüketmeyi azaltmak dünyamızı kurtarır mı dersiniz? Sağlıklı beslenmeyi sadece gıda korkusu olarak algılıyor olabilir miyiz?
Organik, vegan, doğal, sağlıklı, ekolojik..Bu kelimeleri o kadar gelişigüzel kullanır olduk ki, altındaki düşüncelerden ne kadar haberdarız emin değilim. Doğal dengeyi koruyarak beslenmek bu resmin içinde nerede? Sağlıklı besleniyoruz diye “bir dengesizliği başka dengesizliklerle kapatıyor muyuz” bunu sorgulamalıyız.
Bakış Aşısı
Fenerbahçe parkında yürüyoruz. Bir bankta oturduk..Denize, güneşin alçalışına, gelen geçen insanlara bakıyoruz. Bir anda, denizin hemen yanında tek başına yükselen ve dallarıyla çevresini kucaklayan ağaç dikkatimi cezbetti. Hemen altındaki bankta da bir sevgili çift, kitap okuyorlar üstelik. Aramızdaki sessizliği bir anda bozup, şu ağacın fotoğrafını çekmek istiyorum dedim. Başını çevirip bana baktı bi müddet, bakıştık….
Doğada sabırsızlık yok, o biz insanlara has..
Aşağıdaki konuşma, çok sevgili dostum Rana ile duygularımız, evhamlarımız ve tezcanlılığımız ile ilgili dertleşirken geçti. Beni çok besleyen, bu çiftliğin tepesindeki felsefesini olgunlaştıran bir konuşmaydı, burada da yayınlamak istedim..Doğanın müziğini dinleyen, dinlemek isteyen herkese gelsin.(…) C: Biz herşey hemen olsun, şimdi olsun diyen insanlarız. Bu biraz ‘bugünün işini yarına bırakma’ anlayışından çok ‘hayal ettiğim, düşündüğüm…
Londra Aldwych’den Değirmenköy Gündönümü’ne
Londra Aldwych’den Değirmenköy Gündönümüne uzanan bir yolculuğun öyküsü
Kim bu Deli kız? Ne var bu çiftlikte?
Nasıl birini görmeyi bekliyorsun? Sırt çantasını ve gitarını alıp ülke ülke dolaşan bir kız? Ya da biraz daha büyümüş ve tüm parlak kariyerini tepede bırakıp ‘Ege’ye yerleşmeye karar veren’ romantik kaçak? Ya da ‘ben kimsenin altında çalışmam’ diyip kendi işini kuran, ve yabancı bir yatırımcı sayesinde farkedilip köşeyi dönen ve şimdi keyfine göre gezip tozan…