Bağ Günlükleri-2: Yeni Nesil Hanımağacılık

“Haah ! Hanımağa dediğin böyle oturur ağaç gölgesinde,marabaları takip eder” dedi yine Musa abi, çapada/budamada eğilip kalkmaktan yorulunca dinlenmek için oturduğumda. Aksel abla girdi sonra söze: “Yaz oluverdimiydi, yevmiyeye Ezine’ye gidiyorun, mısır püskülü goparmaya. O goca goca firmalar dönümlerce mısır ekiveriyolar, bi görsen, üüüüü, o domates tarlalarının hepsi mısır olupbatı… 3-4 dolmuş yevmiyeli kadın getirip,…

Bağ günlükleri-1: Bağda izin olsun, içmeye yüzün olsun

‘Bağda izin olsun, içmeye yüzün olsun’ dedi Musa abi budamayı yaparken. 05 Marttan 26 Marta kadar bağda gezindik durduk; budaması, çapası, aşılaması, gövdeyi dikleştirmesi derken yoğun ama keyifli bir dönemi geride bıraktık. Bu daha başlangıç! İşin içine girince anlıyorum ‘bakarsan bağ, bakmazsan dağ’ olur sözünün ne demek olduğunu. ‘Bağ işi zorduuurr, devamlı gezinmek ister’ sözleri…

Zeytin ağacı ve hastalıklarla mücadelede deneyimlerim

“Fakir Toprakların zengin ağacı” derlermiş zeytin ağacı için… Sadece bir meyve ağacı değil, bir kültür ağacıdır zeytin. Antik çağdan günümüze kutsallığını koruyan zeytin ağacı uzun ömrüne rağmen, gelişimde hassas noktaları olan bir ağaç olduğunu yetiştirince görmeye başladım… Zeytin zararları, çiçeklerin dökülmesi, hastalıkları derken kendimi sürekli makale okurken buluyorum..Ve tabii ki iklim değişikliği sebebiyle karşılaştığımız zorlukları farkederken…

Sevinç Abla’nın çiftlikte bir deli kız dadası

Bir rivayete göre büyükşehirden Çanakkale’ye göç edenlerin %80’i Sevinç abla’nın çiftlikte gönüllülük yapmış. Ve ben de Haziran’nın son haftası Bodrum mavisine boyanmış evlerinin kapısından içeri girdim…Deli kız dadasının maceraları orada başladı…